Kerim ve Selim Altınok'un yazmış olduğu bu kitap, üç yaşlarından itibaren giderek görme yetilerini kaybeden ve lise çağlarına geldiklerinde tamamen kör olan ikiz kardeşlerin yaşam öykülerine dair bir anlatı

26/10/2007 (182 defa okundu)

MUSTAFA EROĞLU (E-mektup | Arşivi)

Yaşam, yalnızca gördüklerimizden ibaret değildir. Duyumsadıklarımızdan ve hissettiklerimizden oluşan bir serüvendir aslında. Bu serüven süresince, insanı mutlu eden anlar arasında, keşfetmenin heyecanı başta gelir. Karanlığın Rengi Beyaz, okuyucusunu keşfetmeye davet eden sıra dışı kitaplardan. Kerim ve Selim Altınok'un yazmış olduğu bu kitap, üç yaşlarından itibaren giderek görme yetilerini kaybeden ve lise çağlarına geldiklerinde tamamen kör olan ikiz kardeşlerin yaşam öykülerine dair bir anlatı.
İlk çocukluk yıllarından beri dayanışma içinde olan ve adeta birbirini tamamlayan iki kardeşin yaşamı, 1963 yılının soğuk bir kış gecesinde başlıyor. Annelerine zor anlar yaşatan bir doğumla dünyaya gelen ikizlerin hayatı, anne babalarının önceden tahmin edemedikleri zorluklara gebedir. Çocukken oynadıkları oyunlarda sürekli düşüp kalkmaları, ilk başta sakarlık zannedilse de, zamanla görme yetilerini hızla kaybettikleri fark edilir. Diğer çocuklardan farklı olmaları, zaman zaman onlara zor anlar yaşatsa da, sorunların üstesinden gelmeyi bilirler. Bilinçli anne babalarının sağladıkları destekle, hayatın güzelliklerini, yaşıtlarının bir çoğundan daha fazla yaşama şansı bulurlar.
 

Başarılı bir eğitim hayatı
Kerim ve Selim ilkokuldayken okullarında konser veren körler grubu, onları ilk başta çok heyecanlandırsa da, sonradan bunun para toplamak için yapılan bir duygu sömürüsü olduğunun farkına varırlar. Toplumda engellilere acıma ile bakılmasına yol açan bu yanlış yaklaşımla mücadele etmek, iki kardeşin yetişkinlik dönemlerindeki temel amaçlarından birini oluşturur. Bu tip faaliyetlerde, engelliler toplum hayatına ve üretime katılamaz ve ülke, bu insanların iş gücü ve yarattığı düşünce zenginliğinden mahrum kalmış olur. Topluma, "bu durumdaki insanlar, yalnızca başkalarının gönlünden kopanlarla yaşabilirler" mesajı veren bu yaklaşım nedeniyle de insanlar, görevlerini yapmış olduklarını zannederek kolaycılığa kaçmış olurlar.
Kerim ve Selim kardeşlerin kör olacağının kesinleşmesi üzerine, babalarının aldığı bir kararla 1981 yılında Emirgan-Reşitpaşa'daki Körler Rehabilitasyon merkezinin yolunu tutarlar. Körlerin kullandığı Braille alfabesiyle birlikte pek çok şey öğrenen kardeşler, aldıkları eğitimden sonra İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni üstün başarıyla birinci ve ikinci sırada bitirirler. Bir dönem avukatlık da yapan Kerim ve Selim, haciz yapıp mal kaldırmanın kendi hayat tarzına uygun olmadığını karar verip sadece hukuk danışmanlığı yapmaya başlarlar. Zor durumda olan müvekkillerinden para talep edememeleri nedeniyle, geçimlerini temin edebilmeleri için en iyi yol budur zaten.
 

Ölmeden önce bu kitabı okuyun!
Yüksek lisans ve doktora eğitimlerini de tamamlayan ikili, 2003 yılında çalıştıkları kamu kurumundan emekli olurlar. Aynı yılın ocak ayında Türkiye'nin ilk sesli dijital kitaplığının, Beyazıt Devlet Kütüphanesi'nde faaliyete geçmesi için önayak olurlar. Emekli olduktan sonra gönüllü çalışmalarını artıran iki kardeş, kullanımı konusunda iyi oldukları bilgisayarla ilgili olarak eğitim CD'leri hazırlayıp projeler üretirler. Halen Bakırköy Rıfat Ilgaz İlçe Halk Kütüphanesi'nde görmeyenlere yönelik bilgisayar derslerini yürüten kardeşler, müzik ve satranç konusunda da son derece ustalar. Müzisyenlik yaşamlarını başarıyla sürdüren ve görme engelliler satranç milli takımı üyesi olan ikizlerden Selim, 1996 yılında yapılan bir gösteri maçında, dünya satranç şampiyonlarından Anatoly Karpov'la berabere kalır.
Sokakta engelli insana az rastlanmasının, onların bu ülkede az olduğunu göstermediğini, aksine her on kişiden birinin engelli olduğunu belirten Karanlığın Rengi Beyaz; her türlü engele karşın hayatı ıskalamadan, dolu dolu yaşayabilmenin ne demek olduğunu insana duyumsatıyor ve yaşatıyor. Eğer, ölmeden önce okumanız gereken kitaplara dair bir listeniz varsa, bu kitabı da o listeye eklemenizi ve en kısa sürede okumanızı öneririm.